Tazminat Hukuku kaza tazminat

Hukuka aykırı olan eylemlerin ardından meydana gelen zararlara karşılık olarak bedel istenmesi durumu söz konusu olabilir. Meydana gelen zararların giderilmesi için açılan davalar tazminat davaları olarak isimlendirilir. Tazminat davaları meydana gelen zarara ve talep türlerine bağlı olarak farklılık gösterir. Davaların hukuka uygun olarak takip edilmesi ve zarara karşı meydana gelen tazminatın en uygun şekilde talep edilmesi adına uzman bir avukat ile çalışmak önemlidir.

Tazminat, hukuka aykırı olan eylemlerin sonucunda meydana gelen maddi ya da manevi zarara karşılık fiili gerçekleştiren kişilerin ödemiş olduğu bedellerdir. Zararların giderilmesi için sorumlu tarafından zarar görene ödenen ya da mahkemece ödenmesine karar verilen parasal bir değerdir.

Tazminat maddi ve manevi olarak iki şekildedir. Maddi tazminat, hukuka aykırı olan davranışlara maruz kalan bireylerin mal varlıklarında eksilme olduğunda bu eksilmenin karşılığıdır. Manevi tazminat, hukuka aykırı olan davranışlar sonucunda kişilik haklarına zarar verilen bireyin çekmiş olduğu acının karşılığına verilen isimdir.

Haksız Fiilden Doğan Zarar Sonucunda Tazminatın Belirlenmesi

Tazminat, hukuka aykırı olan eylemlerin ardından meydana gelen maddi ya da manevi zararlara karşılık olarak zararı yapan kişilerin ödemiş olduğu bedellere verilen isimdir. Tazminat, zararların giderilmesi adına eylemi gerçekleştiren kişiler tarafından zarar gören bireylere ödenen ya da mahkemece ödenmesine karar verilen maddi değerlere verilen isimdir.  

Maddi Zarar Ne Anlama Gelir?

Maddi zarar, zarar veren eylemlere maruz kalan bireylerin mal varlıklarında zarar verici eylemlerin neticesinde oluşan durum ile eylemden önce mevcut durum arasında olan farklardır. Mal varlığındaki eksilmelerin haksız bir eyleme bağlı olması ve gerçek olması önemli bir konudur.

Maddi zarar ikiye ayrılır;

  • Yoksun kalınan kar
  • Fiili zarar

Zararın somut olması halinde ve belirlemek mümkünse davacının işi oldukça kolay olacaktır. Yoksun kalınan kar durumunun belirlenmesi konusunda sorunlar yaşanabilir. Zararın gerçek tutarlarının belirlenemediği durumlarda davacının ispat yükünde hafifleme olacaktır. Bu durumda zarar durumunun saptanması hakim nezdindedir. Bu gibi durumlarda hakimler olayların normal akışlarını ve zarar gören kişilerin ekonomik ve sosyal durumunu almış oldukları tedbirleri göz önünde tutarak zarar durumlarını hakkaniyete uygun olarak belirler. Zararın belirlenmesi izlenecek yol konusunda kişilere bilgi verecektir.

Maddi Zararların Hesaplanması Hangi Tarihlere Göre Gerçekleştirilir?

Uygulama gerçekleştirilirken zarar verici durumun gerçekleşmiş olduğu tarh baz alınarak hesaplama işlemleri gerçekleştirilir.  Zararın gerçekleşmiş olduğu tarih ve karar tarihi arasında meydana gelen zararlar faizi ile birlikte hesaplanır. Bu konuda uzman bir avukat ile çalışmak olayların daha iyi irdelenmesine yardımcı olacaktır.

Haksız fiil sonucunda kişilerin mal varlıklarında bir miktar artış durumu söz konusu olabilir. Bu durumda zararın bulunabilmesi için haksız fiilin ardından mal varlığında meydana gelen artışların brüt zarardan düşürülmesi işlemi gerçekleştirilir. Yani 20.000 TL olan araç trafik kazası sonucunda meydana gelen hasar nedeniyle araç 5.000 TL’ye satılmışsa bu durumda hurda değeri zarardan düşer ve gerçek zarar da 15.000 TL olarak hesaplanır.

Haksız fiillerden öncelikle olarak zarar hesaplaması yapılır, sonrasında ise tazminatın hesaplanması işlemi gerçekleştirilir. Zarardan karşı tarafın kusuru ve sigortanın yapmış olduğu ödemenin düşürülmesinin ardından kalanın tahsil edilmesi işlemleri gerçekleştirilir.

Burada görüldüğü gibi tazminatın tespit edilmesi, hesaplanması ve izlenecek olan yolların belirlenmesi için uzman bir avukat ile çalışmak son derece önemli bir konudur. Hak kaybı yaşanmaması veya aleyhe olabilecek durumlardan kaçınılması için danışmanlık almaya özen gösterilmelidir.

Maddi Tazminat Nasıl Belirlenir?

Zararın belirlenmesinin ardından olayın değerlendirilmesi işlemi gerçekleştirilerek maddi tazminat belirlenir. TBK’nın 51. Maddesinde hakimin tazminatın kapsamını, ödeme biçimi ve durumunu göz önünde bulundurarak saptayacağı belirtilir. TBK’nın 52. Maddesinde ise tazminat indiriminin neler olacağı ile ilgili düzenlemeler yer alır. Tüm bu konular göz önünde bulundurularak maddi tazminatların belirlenmesi işlemleri gerçekleştirilir.

Maddi Tazminat İndirimleri İçerisinde Neler Bulunur?

  • Hatır taşıması
  • Zarar veren kişinin hafifliği ve buna bağlı olarak ek konular
  • Zayıf illiyet bağı
  • Zarar gören kişinin zarar ile alakalı rıza durumu
  • Zarar gören kişinin bünyevi istidadı
  • Zarar gören kişinin müterafik kusurları
  • Umulmadık olaylar
  • Tazminat sebebiyle zarar gören kişilerin mali durumlarında yaşanan sıkıntılar
  • Olayın özellikleri sebebiyle meydana gelen nedenler

Haksız eylem sonucunda zarar gören bireyler meydana gelen zarar durumlarının karşılanması adına zarar veren kişilerin aleyhine tazminat davası açabilir. Tazminat davası açmayı düşünen kişilerin ilk önce hangi tür tazminat davası açacakları ile ilgili bilgi sahibi olmaları önemlidir. Kişilik hakları saldırıya uğrayan bireyler manevi tazminat davası açabilir. Bunun dışında maddi bir kayıp olması durumunda maddi tazminat davası açılması gerekir. Tazminat davalarında deliller, dava gerekçeleri, gerekli olması halinde ise bilirkişi tarafından yapılan incelemeler davanın sonucunu etkiler. Bu nedenle bu tarz durumlarda uzman avukatlardan yardım alınması uygun olur.

Tazminat Ödeme Türleri

Tazminat ödeme türleri iki farklı başlık altında incelenir;

  • Para veya zararın temin edilmesi veya iade edilmesi
  • Özür metni gibi manevi talepler

Bireylerin tazminat hukuku ile ödeme işlemini gerçekleştirmesi sadece maddi yollarla olmaz. Mahkemenin hükmetmesi durumunda şahıs ya da kurumlar özür metni ile de tazminat ödeme işlemini gerçekleştirebilir. Bu özrün de hukuk açısından tazminat sayılması durumları söz konusudur. Bunun yanında kişi ya da kurumların vermiş oldukları zararlara bağlı olarak ödemeleri ya da yerine getirmeleri gereken tazminat hükümlülükleri farklılık gösterir. Zarara uğrayan kişilere ya da kurumlara verilmek üzere mahkeme direkt olarak parayla ödeme yükümlülüğü getirebilir. Bazı durumlarda ise hüküm zarara uğrayan ve eksiltilen eşyaların, araçların yerine tatbik edilmesi için de karar alınabilir.

Durumun ciddiliğine, bireylerin ya da şahısların kararına, mahkemenin uygun görmüş olduğu raddeye bağlı olarak verilen cezalar değişiklik gösterebilir.

Boşanma Davalarında Maddi Tazminat

Mevcut ya da beklenen menfaatleri boşanma dolayısıyla zedelenen kusursuz ya da daha az kusurlu olan taraflar kusurlu tarafa maddi tazminat davası açarak talepte bulunabilir. Boşanma nedeniyle kusursuz olan tarafın uğramış olduğu zararların maddi tazminat ile telafi edilmesi işlemi gerçekleştirilir.

Boşanma nedeniyle meydana gelen zarar boşanmaya neden olan fiil sebebiyle olmalıdır. Zarar durumu ise mal varlığında oluşan eksilmeleri ifade eder. Bu nedenle mevcut olan ya da boşanmadan kaynaklanan zarar durumu olması gerekir. Bu tarz bir durumda TMK’nın 174. Maddesine göre zararın tazmin edilmesi işlemine gidilir. Boşanma hukukunda zarar, nitelik açısından haksız eylemlerin özel türü olarak ifade edilebilir.

Burada temelde kusur nedeniyle oluşan bir sorumluluk bulunur. Kusurun evlilik içerisinde oluşması, temelde geçerli olan kusura dayalı olarak sorumluluk esasına kendine özgü bir nitelik kazandırsa da ölçü konusunda bir farklılığa neden olmaz. Maddi tazminata hükmedilmesi adına haksız eylem sorumluluğunda olabileceği gibi bazı maddi olguların olması da gerekebilir. Kusursuz olan tarafın mal varlığında boşanma olmasaydı göstereceği durum ile iradesi dışında oluşan fark zarar unsurunu meydana getirir. Kanun çerçevesinde kusursuz ya da az kusurlu olan eşin zararlarının tazminin düzenlenmesi yapılırken açık bir şekilde kusura dayanan tazminat sorumlulukları düzenlenir. Tazminat hukuku ile ilgili daha detaylı bilgi almak için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir